TÜRSAB Doğu Karadeniz Bölge Temsil Kurulu Başkanı Volkan Kantarcı, Günebakış Gazetesi'nden Fatoş Yetimhellaç'a Trabzon turizmiyle ilgili çok konuşulacak açıklamalarda bulundu.
Son dönemde yapılan turizm değerlendirme toplantılarına yönelik eleştirileriyle gündeme gelen Kantarcı, bu kez TESOB ve Rehberler Birliği gibi önemli kuruluşların toplantıya davet edilmediğini dile getirdi. Sürecin “iyi niyetli bir girişim olmadığını” ifade eden Kantarcı, Trabzon turizmi için yapılan iki büyük tanıtım çalışmasında toplam 55 milyon TL’nin boşa harcandığını söyledi.
Kantarcı, “Katar’da 16 milyon TL, Tiflis’te 40 milyon TL… İki operasyonda 55 milyon TL. Katar’a 16 milyon TL verdiler. İki hafta sonra biz Dubai fuarını 2 buçuk milyon TL ile yaptık. Yarısını da acentalar yaptı. Ortadoğu’da en büyük tanıtım fuarı olan yere gelmek yerine Katar’da 16 milyon çarçur edildi” dedi.
“Kurul aylarca toplanmadı”
Trabzon İl Tanıtım ve Geliştirme Kurulu’nun uzun süre toplanmadığını hatırlatarak, yasal sürelere uyulmadığını ve alınan kararların ortak akılla şekillenmediğini vurgulayan Kantarcı, “İl Tanıtım Geliştirme Kurulu, kanun çıktığından beri ilk defa 21 Ocak’ta toplandı. O da benim zorlamam ve basında konuşmamla oldu. Kanun diyor ki en geç 2 ayda bir toplanmalı. Kurul neden toplanmıyor? Sebep belirtmeyip sürekli erteliyorlar” şeklinde konuştu.
Katar, Tanıtım Günleri ve Tiflis uçuşları gibi projelerin kurula getirilmeden hayata geçirilmesinin sektöre büyük zarar verdiğini belirten Kantarcı, karar alma süreçlerinin dar bir çevrede şekillendiğini öne sürdü.
Volkan Kantarcı konuyla ilgili, “Bu konular kurula gelse Katar tanıtım günlerine 16 milyon TL’yi çarçur etmeye o kuruldaki ne kalkınma ajansı ne oteller ne TÜRSAB, ne rehberler birliği kabul etmez” dedi.
“Tiflis seferiyle 40 milyon TL’lik kayıp”
Tiflis seferiyle ilgili alınan kararların da sektöre ağır bir fatura çıkardığını ifade eden Kantarcı, sürecin yanlış yönetildiğini savunarak, “20 Temmuz 2023 tarihinde ben Tiflis uçağı konusunu TTSO’ya getirdim. O gün bu ne nedir diye bana çıkışanlar benim ilk getirdiğim teklif üzerine pazarlık edin dediğim hususta iki katı yüksek fiyat, garanti koltuk ve yüzde 30 yüksek ücretle Mayıs yerine Eylül ayında sefer başlatarak şehri en az 40 milyon TL bataklığa soktular” dedi.
“Turizmde ayrışma derinleşiyor”
Kantarcı, tanıtım organizasyonlarındaki hataların şehre ve sektöre zarar verdiğini, eleştiren tarafların ise sistem dışına itildiğini dile getirdi.
“Hikaye çok sıkıntılı. Kendi yaptıkları şehrin ve ülkenin menfaatinden çok, başkalarının menfaatine olacak çalışmalar için kurumu toplatmıyorlar. Çünkü bu konular konuşulduğunda biz karşı çıktık” şeklinde konuşan Kantarcı, toplantılarda hoşlarına gitmeyen eleştirilerin yapılması halinde dışlandıklarını ifade eden Kantarcı, sektör temsilcilerinin uyarılarını dikkate almayan bir anlayışın hakim olduğunu söyledi.
Kantarcı sözlerine, “Toplantı basına kapalıydı. Yaptıkları doğruları alkışlıyorsak, yapılan yanlışları da eksikleri de söylemeliyiz dedik. Ondan sonra bize karşı soğuk olabilecekleri konusunda uyardılar” ifadelerini ekledi.
“Bu şehirde birileri değişmeli”
Trabzon’da turizme yön veren bazı isimlerin kendi çıkarları doğrultusunda hareket ettiğini öne süren Kantarcı, şehrin menfaatine olmayan kararların dayatıldığını belirterek, “Yapılan toplantıda TÜRSAB yok, TESOB yok, Rehberler Birliği yok. Bu kadar büyük yapılan şeyler hata olamaz. Bunlar üzerinden planlar yapılıyor. Bunları planların dertleri şehir değildir, turizm değildir. Bu şehirde birileri değişmeli” dedi.
“Trabzon turizmi yerel basın sayesinde gündemde”
Basının turizmdeki aksaklıkları gündeme taşıma konusundaki rolüne de dikkat çeken Kantarcı, yerel basının konuyu sahiplenmesinin Trabzon’un ulusal düzeyde konuşulmasını sağladığını söyledi.
“Turizmle ilgili ülke genelinde Trabzon bu kadar konuşuluyorsa bunun en büyük nedenlerinden birinin başında yerel basın gelir. Yerel basının konuyu sahiplenmesidir” diyen Kantarcı, eleştiri yaptıkları için “alınganlıkla” suçlandıklarını ancak devleti ve kurumsal yapıları zedelememek adına yapıcı bir tavırla hareket ettiklerini de sözlerine ekleyen Kantarcı şunları ekledi:
“Biz hala devletçi, milliyetçi bir anlayış içindeyiz. Bu kurumlar milletin kurumları. İnsanlar geçici. Bir yanlışımız kuruma olumsuz intiba verdiğinde devlete zarar vermiş oluruz.”