Hacda karaborsa nasıl işliyor?

Yusuf Hacısüleyman: Konaklama vergisi Antalya'nın bütçesine aktarılsın!

Her yıl yüzbinlerce vatandaşımızın heyecanla beklediği hac farizası, milyonlarca mütedeyyin ailede tarifsiz duygulara neden oluyor. Ön kayıtla başlayan telaş; çıktığında mutluluğa, çıkmadığında ise yedek listelerde korunan umuda dönüşüyor. O da olmadığında, hüzne ve tevekküle…

Ülkemizin temiz yürekli insanları, bu ulvi duygularla, devletine ve yöneticilerine duyduğu tereddütsüz güven içinde sırasını beklerken, kimi acenteler ise ne yazık ki onların hakkını, “karaborsada” 5-10 bin dolar fazlasını verene satıyor!

Hacda karaborsa nasıl kuruluyor?

Hac farizasını yerine getirmek isteyen vatandaşlarımız, öncelikle Sudi Arabistan’ın Türkiye’ye tanıdığı kontenjanda yer alabilmek için, Diyanet İşleri Başkanlığı tarafından gerçekleştirilen kura için ön kayıt yaptırıyor. Ardında kazananlar, maddi koşullarına göre, Diyanet’in organizasyonunu veya kotanın geriye kalan yüzde 50’sini kullanan lisanslı hac acentalarından birini seçiyor.

Hac acentalarının kotası ise, Diyanet ile sözleşme imzalayan 200’ün üzerinde firmaya, yatırdıkları teminatlar oranında pay ediliyor.

İşte vicdanları yaralayan, hac karaborsası da bu noktada kurulmaya başlıyor!

Daha iyi anlaşılması için rakamlar üzerinden gidelim…

Örneğin 100 kişilik kontenjana sahip olan acenta, kurada kazanmış hacı adayları ile iletişime geçerek listesini hazırlayıp, 100 kişilik hac vizesi için Diyanet’ten izin alıyor. Ardından hazırlıklar devam ederken, listesindeki kişilerden bir kısmının çeşitli sebeplerden dolayı vaz geçtiğini belirterek listeyi güncelliyor. Bu noktada gerekçeler; sağlık, ulaşamama ve gönüllü vaz geçme olarak sıralanıyor.

Burada bazı acentaların, kazandıktan sonra vazgeçmeleri şartıyla, ön kayıt ücretlerini yatırarak kuraya soktukları dolgu adayları da unutmamak lazım…

İşte bu noktada, malum acentalar, eksilen sayıyı yedekte bekleyen binlerce aday arasından bulmak yerine; hali yerinde olup vakti bulunmayan zenginlere pazarlamaya başlıyor. Kuraya bile girmemiş bu kişilere, geç gidip erken gelinen, kâr marjı yüksek lüks hac paketleri, fahiş fiyatlarla satılıyor. Rakamlar o kadar yükseliyor ki, Bakanlıklararası Hac ve Umre Kurulu’nun tavan ücretini aştığı için paranın bir kısmı belgesiz olarak elden alınıyor!

Tilki kümese temsilci olmuş!

İşin vicdanları yaralayan tarafı ise, 200 lisanslı acentadan sadece 40 kadarının tenezzül ettiği bu hileyi, Bakanlıklararası Hac ve Umre Kurulu’nda sektörünü temsil eden Diyaeddin Şahin’in de yapmış olması. 2022 yılında yönettiği bir acentada 52 kişiyi, sahibi olduğu diğer acentada ise 29 kişiyi eksik götüreceğini Diyanet’e bildirmesine rağmen Şahin’in, kotasının tamamı için hac vizesi alarak kullandığı tespit edilmiş.

Şahin’in, Bakanlıklararası Hac ve Umre Kurulu’na temsilci olarak seçildikten sonra ilk yaptığı icraat ise, yıllardır baş oyuncusu olduğu bu karaborsaya kılıf hazırlamak için, mevzuattaki “eksik kontenjan yedeklerden tamamlanır” ibaresini kaldırtmak oldu.

Anlaşılan o ki, tilki kümese temsilci olmuş…