TÜRSAB Başkanı Firuz Bağlıkaya moderatörlüğünü gazeteci Mehmet Güneli'nin yaptığı TÜRSAB TV'deki "Firuz Bağlıkaya ile TÜRSAB Gündemi" özel yayınında dikkat çekici açıklamalar yaptı.
Konuşmasının başında Taksim'deki 6 kişinin hayatını kaybettiği 81 kişinin yaralandığı terör saldırısına değinen Bağlıkaya, " İnşallah bir daha yaşamayız. Turizmi hedef almış bir saldırı çok belli çünkü turistlerin çok yoğun olduğu bölgede meydana geldi. Saldırıda hayatını kaybedenlere Allah'tan rahmet yaralılara acil şifalar diliyorum" ifadelerini kullandı.
Pandemi sonrasında sektörde olumlu bir seyrin yaşandığına değinen Bağlıkaya, "2019 rakamlarını geçeceğimiz gözüküyor. Türk turizminin genel anlamda iyi bir sezon geçirdiğini söyleyebiliriz" dedi.
Turizmin iyi gitmesine rağmen TÜRSAB içen aynı şeylerin söylenemeyeceğini ifade eden Bağlıkaya, son birkaç yıldır TÜRSAB'ın taleplerinin duymazdan gelindiği ve acentaların isteklerinin reddedildiğini anlatarak, devam eden seçim çalışmalarında yaşanan bu gerçekliği seyahat acentelerine anlattıklarını söyledi.
"Çözümlerin önündeki engellerle mücadele etmeye devam edeceğiz"
TÜRSAB yönetimi olarak sorunları çok iyi bildiklerinin altını çizen Bağlıkaya "Bu konuda herhangi bir acemiliğimiz yok, Sorunları ve çözümleri biliyoruz, fakat çözümlerin uygulanması konusunda şu an sorunlar var. Dolayısıyla bununla mücadele ediyoruz. Yeni dönemde de bu mücadeleyi sürdüreceğiz. Seyahat acentalarının daha fazla kazanması için çalışmaktan başka bir hedefimiz yok" diye konuştu.
TÜRSAB Bölge Temsil Kurulları'nın kendi dönemlerinde kurumsallaşıp mevzuata kavuştuğunu anlatan Bağlıkaya, BTK seçimlerinde tarafsız kalmadığı yönündeki eleştirileri şöyle cevapladı: "Biz seçimlerde tabi ki taraf tuttuk, ama taraf olmadık. Hiçbir yerde seçime müdahil olmadık. Muhalefetteki arkadaşların tuttuğu arkadaşlar olacak da benim tuttuğum olamayacak mı? Ben de çalıştığım arkadaşların devam etmesini istedim. Üç senedir çalıştığım ve çalışmalarını takdir ettiğim insanların seçilmesini istememden daha doğal ne olabilir ki? Önemli olan hukukun işlemesi. Bu konuda bir sorun var mı, yok... Seçimlerle ilgili usul ve esasları daha önceden yayınladık ve bunları uyguladık."
Son aylardaki acenta kuruluşlarının şaibeli olduğu iddiasına cevap verdi: Belgeleri Bakanlık veriyor TÜRSAB vermiyor ki!
TÜRSAB 25. dönem seçimleri için başkan adaylığını açıklayan sonra adaylıktan çekilen Tamer Çiçek yaptığı açıklamada son 5 yılda kurulan 5000 bin acentenin iletişim bilgilerinin noter aracılığı ile resmi olarak istenmesine rağmen ne Bakanlık ne de Türsab tarafından yanıt bile alınamadığını iddia etmiş özellikle son 6 ayda büyük bir hızla kurulan 600’ün üzerindeki acentelerin büyük bir çoğunluğunun şaibeli olduğunu öne sürmüştü. Mehmet Güneli Çiçek'in iddiasını Bağlıkaya'ya sordu. Acenta belgelerini Kültür ve Turizm Bakanlığı'nın verdiğini belirten Bağlıkaya şöyle konuştu: " Öncelikle seçmen listeleri Kültür ve Turizm Bakanlığı'nda mevcut ve henüz kurulum için yeni başvuru yapmış ve TÜRSAB'da kayıtlı olmayan acentalara da ait tüm bilgiler Bakanlık'ta var. Dolayısıyla seçmen listeleri Bakanlık'ta var. Belgeyi Bakanlık veriyor TÜRSAB vermiyor ki. Maalesef bu iddiayı ortaya atanlar işi kimin yaptığının bile farkında değil. Bakanlık son 6 ayda 600 belge verilmişse bunun muhatabı ben değilim ki. Bakanlık'ta Seyahat acentaları Daire Başkanlığı var git onlarla konuş git onlara sor. Biz 'Her önüne gelen acenta açmasın' diye acenta kurulurken ince eleyip sık dokuyalım dedik diye savcılara şikayet ettiler. Bakanlıktan müfettiş geldi bununla ilgili TÜRSAB'a. Bakanlıktan bize ihtar geldi. Mecburen bize gelen talepleri biz bakanlığa iletiyoruz. Bakanlık veriyor vermiyor onu ben bilemem. Birde şöyle bir durum var. Seyahat acentası kuruluşlarında önümüzdeki yıl yüzde 122'ye yaklaşan değerleme oranında zam geliyor. Dolayısıyla yılbaşından önce seyahat acentalarının kuruluşları hızlanır. "
Tamer bey keşke adaylığına devam etseydi
Tamer Çiçeği bir dönem eski seçim ekibinde çalıştığı için tanıdığını belirten Bağlıkaya, "Ben Tamer beyle görüştüm. Keşke adaylığına devam etseydi. Adaylık zor bir süreçtir. Aklına hayaline gelmeyecek yazılar yazılır adaylar hakkında" dedi.
Gençlere çağrı: Aday olmadan önce TÜRSAB BTK ve ihtisas başkanlıklarında görev alın
Genç acentacılara da çağrıda bulunan Bağlıkaya, gençlerin aday olmadan önce TÜRSAB'ın farklı birimlerinde etkin görev almalarının önemli faydalar sağlayacağına işaret etti. Bağlıkaya, "Gençlere sesleniyorum gelin buralarda görev alın sonra aday olun. BTK'larda, ihtisas başkanlıklarında görev alın. Gençlerin bu mevkilere gelip çalışması lazım. Ben gençleri her fırsatta davet ediyorum. Hiç kimse gelip paraşütle başkan adayı olup başkan olamaz. TÜRSAB çok büyük bir kurum. 4 mesaj atarak, bir video çekerek olacak bir iş değil" diye konuştu.
Ali Bilir'e: Bizim olmadığımız ortamda üfürmek kolay, seçimde konuşalım
TÜRSAB 2. Başkanı iken istifa edip Başkan adayı olan Ali Bilir Bağlıkaya'yı 'Tek adam' olmakla suçlamış TÜRSAB yasasıyla ilgili Bakanlığa gönderilen taslağı kendisinin dahi görmediğini iddia etmişti. Bağlıkaya Bilir'in iddialarıyla ilgili şöyle konuştu: " Öncelikle Ali bey neden aday olduğunu kongrede anlatır. Adaylar zaten dertlerini kongrede üyelere anlatırlar onun söyleyeceklerinin yeri orası. Biz orada aynı ortamdayız. Bizim olmadığımız ortamda üfürmek çok kolay. Ali bey TÜRSAB yasa taslağını görmedim demiş. Bunu bir tek o söylemiyor. Bazı kişilerdeki arsızlık boyutu öyle bir noktaya gelmiş ki Bakan defalarca toplantı yaptı farklı derneklerle. Madde madde paylaştı bu arkadaşlarla taslağı. Burası tiyatro mu kardeşim. Toplantılara gittiniz o toplantılardan sonra yorumlar yaptınız çok güzel olmuş diye. Bizim başkan yardımcısı bilmiyorsa o onu küçültür. Yasa bizim önerilerimiz katkılarımızla bakanlık tarafından hazırlanıyor. Bunu bakanlık zaten açıkladı toplantılarla. Yasa sizle tartışıldı kardeşim. Sen başkan yardımcısıydın sen görmediysen bu ayıp sana. Niye 4 sene sonra itiraz ettin o zaman. Buna kim inanır ki. Bizim acentalarımızı da küçümsüyorlar. O kongre salonuna gelen insanlar en az senin kadar zeki. Gel kongre salonuna gel anlat. Ne yaptığımızı söyle. Bizde cevabımızı veririz. Şimdi seçim sathında söylüyor bunları. Beni tanıyan insanlar böyle şeyler yapmayacağımı bilir."
Bakan acentaları küçümsemeye devam ediyor biz ise 11 bin acentanın hakkını, itibarını korumaya çalışıyoruz
Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy geçtiğimiz günlerde katıldığı bir televizyon programında Türkiye’ye gelen turistlerin yarısının kendi kendine geldiğini söylemiş kalanının yüzde 80’ini de yaklaşık 100 seyahat acentasının getirdiğini ileri sürmüştü. Ersoy 14 bin seyahat acentasının Türk turizminde kayda değer bir etkisinin olmadığını ifade etmişti. Bağlıkaya Ersoy'un sözlerini şöyle değerlendirdi: "Sayın Bakan'ın tavrı belli: Acentaları küçümsüyor. Bunu yaparken de besleme diye tabir ettiğim arkadaşlardan 50 kere daha tutarlı davranıyor. Defalarca söyledi bunu ve bu tavrını aynen devam ettiriyor. Bir yayında da söylemişti Sayın Bakan "100 acenta var zaten ben yarısını tanıyorum" demişti. Onun tarzı bu. Düşüncesi bu ve bunu hiç gizlemiyor. " Acentalar önemsiz, siz kimsiniz" diyor Sayın Bakan. ' Ben buraya (TGA) para veren adamı üye yaparım para vermeyeni yapmam' diyor. Bizim oradaki tartışmamız aslında sırf bu değil. Biz diyoruz ki " Para verdiğini varsaydığın arkadaşların müşterisini de biz getiriyoruz sayın Bakan" Dolayısıyla bizimkini sadece bizim verdiğimiz para olarak sayma. Otelcinin, lokantacının, havaalanının verdiği parada bizden kaynaklı. Dolayısıyla bizim salt geliri bizim gelir olarak görme diyoruz. Bizim münakaşa ve tartışmamız burada. Yoksa Bakan'ın söylediği çok açık " Acentalar bir işe yaramaz. 50-100 tane acenta var. Bunlarda benim arkadaşım. Whatshapp'tan yazarım hallederim" diyor. Daha önce 3-5 acenta var demişti şimdi 100'e çıkarmış Allah'tan. 11 bin acenta var. Bu acentaları küçümsemesi bunları da anlatırken gülerek anlatması Sayın Bakanın yeni tavrı değil. Zaten bizde kurumun, acentanın itibarı için mücadele ediyoruz. Biz burada 11 bin tane seyahat acentasının hakkını, hukukunu, itibarını korumaya çalışıyoruz. Kongre turizmi yapanın da, MİCE turizmi yapanın da, sağlık turizmi yapanın da, hac umre yapanın da bir acenta olduğunu ve memleketin ekonomisine şöyle ya da böyle katkısının olduğunu anlatmaya çalışıyoruz. Bakan'da acentaları küçümseye devam ediyor. 'Siz zaten kaç kişisiniz nesiniz' diyor.
Bakan'ın acentaları küçümseyen tavrını kınıyoruz
Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy'un televizyon programında Türkiye Turizm Tanıtım Ajansı (TGA) yönetim yapısıyla ile ilgili sözleri de acentaların tepkisini çekmişti. Ersoy, “Parayı veren sektör paydaşları arasında verdikleri oranla, kim ne kadar katkı payı veriyorsa, TGA'da o kadar koltuk sahibi oluyor. Bir tanesi de seyahat acenteleri. Onların yüzde 4 payı var, yüzde 3’e doğru gidiyor ama yarım koltuk veremeyeceğimiz için tam koltuk verdik. ” ifadelerini kullanmıştı. Bağlıkaya Bakan Ersoy'un sözleriyle ilgili şu yorumda bulundu: Sayın Bakan'ın da bir sürü şirketi var. Ve bunlardan dijital şirketi de seyahat acentası. Online kanallarda seyahat acentası. Bunları birbirinden ayırmak mümkün değil. Dünya Turizm Örgütü raporları da var. Öyle Sayın Bakan'ın dediği gibi turistin yarısı da kendi gelmiyor. Yüzde 80'i hala organize olarak turlarla seyahat ediyor turistin. 50 milyon turistin 40 milyonu acentalar aracılığıyla geliyor Türkiye'ye. Bu işi 100 acentanın yapmadığını geriye kalan 10 bin 900 acenta yapıyor biliyor. Herkes biliyor bu işi. Herkesin çorbada tuzu var. Bakan'ın acentaları küçümseyen tavrı biz kınıyoruz."
Bizim için tarihin en başarısız Bakanı, bu dönemdeki zulmü hiçbir zaman görmedik
Firuz Bağlıkaya Bakan Ersoy'un dönemini acentalar için büyük bir kayıp olarak nitelendirdi. Bağlıkaya, "Bizim için, acentalar için tarihin en başarısız bakanıdır. Bu dönemdeki zulmü hiçbir zaman görmedik. Mesleki olarak hiçbir sorunumuzu çözmedi bizim için başarısız Bakandır." dedi.
Yorumlar
acenteci dert küpü
16 Kasım 2022, Çarşamba 09:04
+ Yorum Yaz