TESK Başkanı Bendevi Palandöken, yapılan bazı araştırmalara göre Türkiye’de hiç kimsenin bildiği ya da kendi icat ettiği işi yapmadığını, herkesin bir başkasının yaptığı işi örnek aldığını söyledi. İşlek bir caddede açılan tüm iş yerlerinin birbirinden etkilendiğini belirten Palandöken, " Diyelim ki birisi otel açıyor. Bir başkası gidip onun hemen yanına otel açınca ikisinin de işi mahvoluyor. Bu durum tüm işletmeler için geçerli. Aynı cadde üzerinde onlarca aynı tür işletme olduğu zaman ise birbirlerine zarar ettiriyorlar. Bu yüzden de maalesef ticari hayatta başarılı olunamıyor. Oysaki girişimcilerimiz daha farklı ve ihtiyaç olan alanlara yönelseler birbirlerine zarar vermez, aksine geliştirirler” dedi.
Gerçek hayatın içine girince öyle olmuyor
İş potansiyeli olan gençlerin yeteneklerini ön plana çıkarması gerektiğini ifade eden Palandöken, “Ülkemizde gençlerin en büyük sorunlarından birisi işsizlik. Son açıklanan verilere göre işsizlik oranı yüzde 12,8 olarak gerçekleşti. Üniversite okuyan gençlerimiz mezun olur olmaz para kazanacak noktaya geldiklerini düşünüyor. Oysa gerçek hayatın içine girince ne yazık ki öyle olmuyor. Çok sayıda kişi farklı ve istemediği işlerde çalışınca verimlilik düşüyor.” şeklinde konuştu.
Üretimde planlama şart!
Bir başka önemli konunun ise üretimde planlama olmadan başarılı olunamayacağını anlatan Palandöken, “Ülkemizde maalesef üretim yeterli ve planlı değil. Özellikle sebze meyve fiyatlarındaki büyük uçurum sürdükçe üretici bir sonraki sene ürün ekmek istemiyor. Ne yazık ki ayağımızı yorganımıza göre uzatamıyoruz. Günü birlik yaşıyoruz, günü birlik borçlanıyoruz. Geçen yıl patatesin kilosu 10 TL’yi gördü. Fiyatlar bu dalgalanmalarla devam ederken, üreticilerimiz soğan ve patates para ediyor diye bir önceki yıla göre daha fazla ürün ektiler. Ancak şu an soğanın kilosu 79 ile 99 kuruş iken patatesin kilosu ise 1 tl ile 1,5 tl arasında değişiyor. Planlı ve kontrollü üretim yapmadığımız sürece arz talep dengesini düzenleyemeyiz. Şimdi önümüzdeki yıl patatese ve soğan fiyatları bu kadar düşük diye bu kez de kimse patates, soğan ekmez. Yine aynı şekilde artık kimse esnaflık ve sanatkarlık yapayım, çocuğumu göndereyim de meslek öğrensin demiyor. Herkes çocuğum doktor, mühendis olsun istiyor. Dolayısıyla da hem işsizlik artıyor hem de üretici çiftçimiz ve sanatkarlarımız azalıyor. Bir yandan iki fakülte bitiren gençler işsiz kalırken bir yandan da esnafımız yanında çalıştıracak eleman bulamıyor. Bu dengesizliğin bir an önüne geçilmeli” diye konuştu.