Önceki gün Kültür ve Turizm Bakanımız Mehmet Ersoy bir açıklama yaparak çağın gerisinde kalmış bir yasa olarak 1618 sayılı yasayı değiştirmek için çalışmalara başladıklarını ve ilgili kurumların görüşlerini de alarak yeni yasa taslağını en kısa sürede meclise göndererek yasalaşmasını saylayacaklarını söylemiş.
Bakanlığın hazırlayacağı yeni yasa taslağının nasıl olacağını şimdiden kestirmek güç ama TÜRSAB camiasının menfaatleri doğrultusunda nasıl bir yasa yapılması gerektiğini söyleyebilirim.
Aslında mevcut 1618 sayılı yasanın çağın gerisinde kaldığını söyleyerek düğmeye basan Sayın Bakandan yeni bir yasa taslağı hazırlama hamlesini uzun zamandan beri bekliyordum. Bu beklentim yeni kabine kurulduktan sonra daha da artmıştı.
Sırf bu sebeple aylardan beri TÜRSAB camiasına seslenerek kurumun geleceğini ilgilendiren konuları tartışmaya açmamız gerektiğini yazıp durdum. Maalesef kimseyi harekete geçiremedim.
Bugüne kadar camianın menfaatleri doğrultusunda TÜRSAB için yeni bir yasa yapılmasıyla ilgili görüş ve önerilerimi yazdığım yazıların sayısını hatırlamıyorum bile.
Sırf bu yazılar yüzünden başta sayın Bakan olmak üzere bazen kızdığım bazen de kırdığım birçok insan oldu. Doğrusunu söylemek gerekirse hiçbiri kişisel değil, tamamı seyahat acentacılığı mesleğinin hak ettiği değeri görmesi adına gösterdiğim reflekslerdi.
Biz bütün riskleri göze alıp hiç kimseye yaranmadan inandığımız şeyleri söylemeye devam ederken camiada kanaat önderi olma hayali içinde olanlar gereksiz mevzularla gündemi meşgul ederek TÜRSAB için olmazsa olmaz bu gerçekleri görmezden geldiler.
Bugün bakanlık yeni bir yasa taslağı hazırlığı içindeyken bakalım TÜRSAB camiası buna hazır mı? Camiadan kaç kişi yeni yasa taslağıyla ilgili somut öneriler ortaya koyacak, bunu hep birlikte göreceğiz.
Bütün bunları camiasının taktirine bırakarak tartışmaya açık görüş ve önerilerimi yazmaya devam edeceğim.
*
Bir kurumu yönetenlerin yaptıkları ya da yapamadıkları her daim eleştiri konusu olur. Bu her dönem böyle olmuştur. Bugün de mevcut yönetimin yaptığı her türlü icraat polemik haline getirilerek eleştirildi.
Mesela, info gezilerinden tutunda ergen mevzularına kadar yerli yersiz her şey camia içinde tartışıldı ama TÜRSAB’ın geleceğine yön verecek hiçbir şeyi tartışılmadı.
Hatta daha da vahimi ortak menfaatlerde birlik olmak yerine çok dağınık görüntü çizilerek başkalarının ekmeğine yağ sürüldü. Böyle bir dağınıklık içinde debelenen kurum maalesef geleceğini belirleyecek konularda hemfikir olamadı.
Böyle bir dağınıklığın sorumlusu ne muhalefet edenler ne de mevcut yönetenlerdir. Böyle büyük bir sorumluluğu sadece bir tarafa yüklemek yanlış olur. Bu yanlıştan herkes payına düşeni almalıdır.
Bu kadar bölünmüşlük yerine en azından ortak menfaatlerde buluşarak TÜRSAB için ihtiyaç olan şeyler üzerine yoğunlaşsaydık bugün bambaşka şeyler tartışıyor olurduk.
Bugün hem TÜRSAB yönetimi hem TÜRSAB’ı oluşturan seyahat acentası camiası hem de bu kurumu koruyup kollaması ve en iyi şekilde çalışmasını sağlaması gereken çatı kuruluşumuz Kültür ve Turizm Bakanlığı için önemli bir virajdayız. Varsa eğer birbirimize karşı tüm hesaplaşmalarımızı ileri bir tarihe erteleyelim ve bugünden itibaren bir süreliğine baltalarımızı gömelim.
1618 sayılı yasanın yerine hazırlanacak yeni yasa taslağının dayatma bir taslaktan öte tüm paydaşların hem fikir olduğu bir taslak olması için çalışalım.
Burada en önemli görev bakanlığımıza düşmektedir. Bakanlığımız yeni yasa taslağını bir oldubittiye getirmeden camianın hassasiyetlerine dikkat edecek şekilde şeffaf ve iletişime açık olmalıdır.
Yapılacak en doğru şey TÜRSAB’ın da içinde olacağı bir komisyon kurulmalıdır.
Kurulacak komisyonun TÜRSAB yönetimini temsil edenler dışındaki üyeleri gelişi güzel isimler seçilerek yapılmamalıdır. Camia içinden muhalif ya da yanlı diye bakılmaksızın konu hakkında fikri olan yani liyakatli kanaat önderlerinden oluşturulmalıdır.
Kısacası 1618 sayılı yasanın yerine hazırlanacak olan yeni yasa taslağı bakanlık temsilcileri ve camianın bir ortak noktada buluştuğu şekilde hazırlanıp meclise giderse ancak o zaman herkesin içine sindiği bir yasa taslağı olacaktır.
Günün sonunda umarım dağ fare doğurmaz ve herkesi memnun kalır.
Sağlıkla kalın...
Not: Yazının sorumluluğu yazarına aittir. www.turizmajansi.com ile bağlantı kurulamaz; doğacak hukuki sonuçlardan site sorumlu değildir.