Cumhurbaşkanı Yardımcısı Fuat Oktay’ın yanıtlaması istemiyle TBMM’ye soru önergesi veren Budak, sektörde geniş düzenleme ve denetleme yetkisi bulunan Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy’un, aynı zamanda turizm sektöründe hakim durumda bulunmasının, rekabet kurallarına, siyasi ve ticari etiğe uygun olmadığını söyledi.
Rakipler iş yapamaz hale geldi
Bakanın halen tek sahibi olduğu seyahat acentesinin, sektörün en büyüğü olduğunun altını çizen Budak, “Bu şirketin otellerle yaptığı anlaşmalar yüzünden, diğer acenteler iş yapamamaktan şikayetçi oluyor.
Şimdi sen bir sektörün en önemli oyuncusu olacaksın, diğer tarafta sektörle ilgili temel ve kritik kararların alındığı en üst makamda bulunacaksın. Dünyanın hiçbir yerinde böyle bir uygulama olamaz” dedi.
Şikayet etmekten çekiniyorlar
Mehmet Nuri Ersoy’un rekabet hukuku kapsamında, hakim durumu kötüye kullandığına da vurgu yapan Budak, “Bakanın şirketleri yüzünden sektörde iş yapamayan diğer oyuncular, bu konuyu doğrudan şikayet etmekten bile çekiniyorlar. Turizm sektörü tamamen sindirilmiş durumda.
Normal şartlarda başvuru olmasa bile Rekabet Kurulu'nun acilen devreye girerek re’sen soruşturma başlatması gerekir. Burada açıkça hakim durumun kötüye kullanılması söz konusudur” dedi.
İddialar doğru mu?
Budak, Cumhurbaşkanı Yardımcısı Oktay’a şu soruları yöneltti:
“Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy’un, sahip olduğu ve turizm sektöründe hakim durumda bulunan şirketlerin, emsallerine göre daha avantajlı faaliyet gösterdiğine ilişkin iddialar doğru mudur? Oteller ile en fazla tek yetkililik anlaşması imzalayan şirketin Kültür ve Turizm Bakanı’na ait olması bir tesadüf müdür?
Bazı otel sahiplerinin, Kültür ve Turizm Bakanlığı'ndaki işlerini daha kolay yürütebilmek için, önergemize konu şirketle “tek yetkillik” anlaşması imzaladıkları iddiaları doğru mudur? Mehmet Nuri Ersoy’un Turizm Bakanı olarak göreve başladığı 2018 yılı Temmuz ayından bu yana ülkemizde kapanan turizm acentesi sayısı nedir?”