Önceki yıl fiyatlarda döviz bazında yüzde 20 artış yapan turizm sektörü, rakiplerine karşı fiyat avantajını kaybetmemek, maliyetler altında ezilmemek için denge arayışında. Geçen yıl kur tahmini tutmayan sektör, bu yıl tahmin de yapamıyor. Henüz fiyat belirlemeyen turizmci, temmuzda yapılması gereken kontratlarını erteliyor.
Sektör temsilcileri, enflasyon oranları ile dövizin artışı arasındaki makasın turizmciye olumsuz yansıdığını belirtti. Döviz cinsinden paket tur fiyatlarında konaklama harici diğer giderlerde artış kabul edilebilir bir şekilde yansıtılırken, konaklama tarafında ise baskı devam ediyor. Rekabet gücü zayıf ve nakit açığı bulunan tesisler zorlanıyor.
Sili: Türkiye turizminde kur ve enflasyon kaynaklı fiyat baskısı var
ekonomim.com'dan Selenay Yağcı'ya değerlendirmelerde bulunan Alanya Turistik İşletmeciler Derneği (ALTİD) Başkanı Burhan Sili, turizm sektöründe enflasyonun yüksek olduğunu dövizin ise aynı oranda artmadığını belirterek girdi maliyetlerindeki artışına bakıldığında turizmci açısından halen olumsuz bir durum yaşandığını ancak önümüzdeki dönemde toparlanacağına inandıklarını kaydetti.
Gelecek sezon için ana kontratlarının özellikle Antalya için temmuz ayında başladığını hatırlatan Sili, Türkiye turizminde kur ve enflasyon kaynaklı bir fiyat baskısı olduğunu söyledi. Sili, yeni sezon konaklama fiyatlarını belirlerken birçok faktörün etkili olduğunu ancak en önemlisinin kur tahmini olduğunu vurguladı. Kaynak pazarlardaki potansiyel alıcıların bütçesine de dikkat edilmesi gerektiğini vurgulayan Sili, kaynak pazarların enflasyonu ile Türkiye’deki maliyet artışları arasında denge oluşturmaya çalıştıklarını, tur operatörleriyle pazarlıkları buna göre yaptıklarını belirtti.
Türkiye turizm sektöründe 2015 yılından bu yana iniş çıkışların olduğu bir dönem yaşandığını ifade eden Sili, “Turizmcinin hitap ettiği kaynak pazarlarda enflasyon oranlarını değerlendirdiğimizde bizim otel fiyatlarına onların enflasyon oranlarının üzerinde artış yapmamız ne yazık ki ülkemize olan talebi de azaltma noktasına gidebilir. Orada da çok ciddi bir denge tutturmak zorundayız. Biz kârlarımızdan da feragat ederek belirli oranlarda bu işi sürdürmek zorundayız” dedi.
Euro 40-45 TL olması lazım
Geçen yıl kontratları yaparken Euro kuru için 38- 42 TL arasında bir tahminde bulunduklarını ifade eden Sili, “Ancak bu yıl kur 36 TL’nin üzerine çıkmadı. Maliyetler bu oranda artmasaydı sorun yaratmazdı. Ancak bu problemle devam ediyoruz. Euro kurunun kırktan aşağı olmaması lazım. Bizim görüşümüz bu. Yani Euro 40-45 TL olması lazım. Euro bazında konuşuyorum. Çünkü biz Rusya da dahil olmak üzere diğer ülkelerle Euro üzerinden anlaşma yapıyoruz. Tahminimiz kurun ekimkasım ayında hareketleneceği yönünde. Önümüze bakmak zorundayız. Enflasyon ve kur makasının böyle devam etmesi durumda kartlar baştan karılacak, belki yeni konseptler çıkacak” dedi.