2014 yılının Eylül ayında hizmete açılan, Özdilek Holding’in Türkiye’deki ikinci oteli olan Wyndham Grand İstanbul Levent’in ÖzdilekPark İstanbul Alışveriş Merkezi ve River Plaza ile birlikte bir yaşam kompleksi olduğuna değinen Funda Bezircilioğlu; 389 oda, yaklaşık 800 yatak kapasitesi ve ortalama 400 personelle hizmet verdiklerini söyledi.
“EMEA Bölgesi’nin en iyi oteli seçildik”
Geçtiğimiz aylarda dünya genelindeki Wyndham otelleri arasında EMEA Bölgesi’nin (Avrupa – Ortadoğu – Avrasya – Afrika) “En İyi Uluslararası Oteli” ödülünü almalarının önemli bir başarı olduğunu belirten Bezircilioğlu, aldıkları ödül hakkında şunları söyledi: “En son aldığımız ödülden önce de aldığımız ödüller mevcut… Fakat aldığımız son ödül, 73 ülkede 8 bin civarında otele sahip olan Wyndham Hotel Group otelleri arasında EMEA Bölgesi gibi (43 ülke - 450 oteli kapsayan) geniş bir bölgede en iyi otel seçilmemiz ve bu başarıyı iki sene gibi kısa bir sürede yakalamamız bizim için çok önemli. Bu bizim için onur verici bir ödül çünkü bu kadar kısa süre içerisinde bu başarılı performansı sergileyebilmek bizim için oldukça değerli.”
“Sürdürülebilirlik önceliğimiz”
Wyndham Grand İstanbul Levent Oteli’ni, proje ve inşaat aşamasında son teknolojileri yakından takip ederek; sürdürülebilirlik başlığı altındaki konulara, çevreci ve doğa dostu otel konseptine sadık kalarak inşa ettiklerini belirten Bezircilioğlu; sürdürülebilirlik alanında büyük öneme sahip olan Amerikan Gold LEED Sertifikası’na da sahip olduklarını söyledi.
Wyndham Grand İstanbul Levent’in misafir profiline ve doluluk oranına değinen Bezircilioğlu; misafirlerinin önemli bir kısmının münferit iş adamları ile kongre ve toplantılar kapsamında dünyanın dört bir yanından İstanbul’u ziyaret eden katılımcıların oluşturduğunu bunun yanı sıra turistik gezi ve seyahat için özellikle Ortadoğu’dan gelen turistlerin de önemli bir paya sahip olduğunu belirterek; sözlerine şöyle devam etti:
“Konuklarımızın % 80’ini yabancı misafirler”
“İstanbul, hemen hemen yılın 12 ayı ziyaretçi trafiği bakımından dinamik bir yapıya sahip ve yılın her ayı Türkiye’nin ve dünyanın dört bir yanından farklı amaçlarla ziyaretçi kabul eden bir şehir. Bu doğrultuda, Aralık ayının son yarısı ve Ocak ayının ilk yarısı arasında kalan dönem ile Temmuz ve Ağustos ayları dışında misafirlerimizin en az % 80’ini iş adamları ve kongre – toplantı turizmi kapsamında gelen ziyaretçilerden oluşuyor. Bunun dışında genelde tüm yıla yayılmakla birlikte yaz aylarında daha çok tatil amaçlı seyahat eden misafirlerimiz otelimizde konaklamaktadır. Ortadoğu’dan, Amerika’dan, Avrupa ülkelerinden, Uzakdoğu’dan kısacası dünyanın dört bir yanından konuklarımızı otelimizde ağırlamaktayız. Özellikle son dönemde Ortadoğu’dan gelen ziyaretçilerimiz ağırlıkta… İstanbul onlar için özellikle alışveriş turizmi bakımından cazip bir merkez haline geldi. Kesin bir sayısal değer vermek gerekirse bizim toplam misafirlerimizin % 80’ini yabancı misafirler oluşturuyor.
“Otelimizin konumu ve sunduğu ulaşım kolaylığı tercih edilirliğimizi artırıyor”
Misafirlerinin en önemli tercih nedenlerinden birinin otelin konumu olduğuna dikkat çeken Bezircilioğlu; “Konuklarımızın bizi tercih etmelerinin en önemli nedenlerinden biri otelimizin konumu ve sunduğu ulaşım kolaylığıdır. Alışveriş noktalarına, turistik bölgelere ve Taksim’e olan yakınlığımız nedeniyle alışveriş ve turistik ziyaret amacıyla gelenlerin yanı sıra iş merkezlerinin ve plazaların Levent bölgesine kaymasıyla iş amaçlı İstanbul’u ziyaret edenlerin de öncelikli olarak tercih ettiği bir durumdayız.
İstanbul turizminin merkezi Taksim’den Levent’e kayıyor
Levent ve çevresi plazalara, iş merkezlerine, alışveriş merkezlerine ve turistik – tarihi noktalara olan ulaşım kolaylığı nedeniyle farklı turizm türlerini kapsayan bölge haline geldi. 90’lı yıllarda bu durum Taksim için geçerliydi. Günümüzde yoğunluğu artan Levent bölgesinin farklı noktalara ulaşım kolaylığı sayesinde farklı amaçlarla İstanbul’u ziyaret edenler bu bölgeye yoğun ilgi gösteriyor.
“Yılın 365 günü dünyanın hiçbir şehri dolu değildir…”
Son zamanlarda işletmecilerin, otel yöneticilerinin sıkıntı ve kaygılarını dile getirdiği İstanbul’daki artan yatak arzına yönelik açıklamalarda bulunan Funda Bezircilioğlu şunları kaydetti: “İstanbul’a yönelik talepleri düşündüğünüzde aslında İstanbul’da genel şartlarda yatak ve oda kapasitesinin çok olduğunu söylemek bugün için çok doğru olmayabilir. Çünkü İstanbul, çok fazla uluslararası kongre ve organizasyona ev sahipliği yapıyor. İstanbul’un 3 bin – 5 bin katılımcının yer aldığı organizasyonlara ev sahipliği yaptığı söz konusu olduğunda yatak kapasitesinin çok fazla olduğunu düşünmüyorum. Tabi ki otellerin tümü dönemsel olarak her zaman dolu olmayabilir fakat İstanbul’da yeri geliyor; belli zaman dilimlerinde oda bulamıyorsunuz. Yılın 365 günü dünyanın hiçbir şehri dolu değildir ama eğer yer bulmakta zorlandığınız dönem periyodu artıyor ise o zaman orası yoğun bir şehirdir.
2017 için iyimser tablo
Son olarak 2017 yılı için öngörülerde bulunan Bezircilioğlu, zorlu dönemin geride kaldığına işaret ederek gelecek yıldan ümitli olduklarını belirtti. Bezircilioğlu, sözlerini şu cümlelerle tamamladı.
“Ben, en zor dönemin geride kaldığını düşünüyorum. Şu an baktığınızda, 2017 yılı için İstanbul ve Türkiye’ye yönelik talebin çok fazla olmadığı gözlemlenebilir fakat ben, birçok şeyin hızlı bir şekilde toparlanacağını tahmin ediyorum ve buna inanıyorum. Çünkü üst üste yaşanan Atatürk Havalimanı saldırısı ve 15 Temmuz girişiminden sonra dünya genelindeki İstanbul’a yönelik talep birçok kişinin beklediğinden daha hızlı bir şekilde toparlanmaya başladı. Dolayısıyla 2017’nin 2016 kadar şaşırtıcı ya da zor şartlarda geçeceğine inanmıyorum ve İstanbul’a olan talebin eskisi gibi canlanmaya başlayacağına inanıyorum.
“İstanbul çok tercih edilen bir yer bunu hepimiz biliyoruz”
İlerleyen dönemlerde 3. Havalimanımızın da devreye girmesi ile İstanbul transit uçuşlar sayesinde önemini bir kez daha arttıracak. Şu anda Atatürk Havalimanı ve Sabiha Gökçen ile zaten bunu sağlamış durumdayız. Dolayısıyla bu negatif etkinin çok uzun süreceğine inanmıyorum.”