FTI Group, Türk-Alman ilişkilerindeki yaraları sarmak için harekete geçti

FTI Group, Türk-Alman ilişkilerindeki yaraları sarmak için harekete geçti
27 Ekim 2017, 09:35
Türkiye'ye en fazla Alman turist getiren tur operatörü FTI Group, Türk-Alman ilişkilerindeki yaraları sarmak için harekete geçti. Bodrum'da Türk ve Alman gazetecileri bir araya getiren FTI Group, 1 yıl sürecek kampanyanın startını verdi.

Alman pazarının Türkiye'deki lideri FTI Group, yara alan Türk - Alman ilişkilerinin tamiri için kolları sıvadı. Bu çerçevede 2018 yılı boyunca sürecek bir kampanyanın startını veren FTI Group, bünyesindeki Sonnenklar TV'de, iki ülkenin köklü ve güçlü ilişkilerini hatırlatan programlara yer verilecek. Kampanyada, Almanya’nın tanınmış sunucularından Türk asıllı Gülcan Kamps ise dostluk elçisi olarak görev alacak.

"Türkiye'ye uzun vadeli bakıyoruz"

Projeye hakkında konuşan FTI Türkiye Direktörü Hicabi Ayhan, Türkiye'ye uzun vadeli baktıklarını ve bunun için de üstlerine düşen her şeyi yapmaya hazır olduklarını ifade etti.

"1 milyon hedefini yakalayacağız"

İki yıl önce Türkiye için 1 milyon yolcu hedefini açıkladıklarını hatırlatan Hicabi Ayhan, "2018 yılında bu rakama ya çok yaklaşacağız ya da yakalayacağız" dedi.

FTI Group'un Türkiye'deki projeksiyonu hakkında bilgi veren Hicabi Ayhan şöyle devam etti: "Türkiye'de ciddi yatırımlar yapan ve büyüyen bir grubuz. 2017 yılında getirdiğimiz yolcu sayısını 800 binin üzerine çıkardık ve Alman pazarında açık ara liderliğe oturduk. Türkiye'ye talep düşmeye başladığında, diğer tur operatörleri operasyonlarını hızla küçülttü. Biz ise tam tersine yatırım yaptık. Çünkü bizim mantalitemiz onlardan çok farklı."

"Yüzde 20 artış kaydettik"

İki ülke siyasetinde yaşanan sorunlara rağmen 2017 yılında yüzde 20 artış kaydettiklerini açıklayan Hicabi Ayhan, "Bu, umut ve destinasyonlara bakış açımızın farklılığından kaynaklanıyor" dedi.

"Türkiye'nin zayıflaması kimseye fayda sağlamaz"

Türkiye'de yaşanan düşüşlerin rakip destinasyonların dinamiğini olumsuz yönde etkilediğini savunan Hicabi Ayhan, şunları söyledi: "Türkiye, Avrupa pazarının olmazsa olmaz bir destinasyonu. Zayıflaması kimsenin işine yaramıyor. Türkiye'ye gelmeyen 2 - 3 milyon kişiyi başka ülkelere taşıma şansınız yok. Bu uzun vadede kimseye kazandırmaz. Türkiye'ye gelecek turist diğer ülkelere gittiğinde onların sağlıksız bir şekilde büyümesine neden oluyor. O destinasyonlardaki fiyatlar yükselirken, yoğun talepten dolayı kalite de düşüyor. Yaşanan fiyat artışlarının 2 - 3 yıl içinde o ülkelere negatif bir şekilde yansıyacağını düşünüyorum."

"Ciddi baktığınız destinasyonu yalnız bırakmazsınız"

Turizm hareketlerindeki dengeli büyümenin önemine dikkat çeken Hicabi Ayhan, bu konuda tur operatörlerinin de sorumluluklarının olduğuna dikkat çekti: "Biz hiç bir zaman destinasyonlarımızı yalnız bırakmadık, bırakmayacağız da. Tur operatörü, bir destinasyona ciddi bakıyorsa, orta ve uzun vadede onun yanında olmalı. Bir destinasyona ihtiyaç duyduğu kadar turisti götürmediğinizde oranın yerel turizm dinamiklerini zayıflatırsınız. Bu da yıllar içinde iyi ve kaliteli hizmet alamamak olarak size geri döner."

Türkiye uzmanı bir tur operatörü olduklarını ve çalışmalarını bu çerçevede şekillendirdiklerini anlatan Hicabi Ayhan, stratejileri hakkında şu bilgileri verdi:

"Daha iyi odaklanabilmek için Antalya ve Ege operasyonlarımızı ayırdık"

Ürünleri Antalya ve Ege olarak ikiye ayırdık. Böyle bir bakış açısı diğer Alman tur operatörlerinde yoktur. Bunu konsantrasyonumuzu geliştirmek için yaptık. Antalya'nın sezonunu ve otel yapısına adapte olmuş kişilerin Ege'deki turizme konsantre olması zordur. Ayvalık, Foça, Kaş, Kalkan'a başladık. Her bölgede ofislerimiz var. Örneğin Alman turizm piyasasında var olmayan Seferihisar'a bile son üç yılda 18 ile 23 bin arası yolcu getirdik. Bizim dışımızda hiçbir tur operatörü Seferihisar'a turist göndermenin riskini almaz. Biz ise bunu bölgeye olan konsantrasyonumuzla başarabiliyoruz.

"Bodrum'a uzun vadeli bakıyoruz"

Bodrum'a ise özel bir konsantrasyonumuz var. Bodrum'a eylül sonuna kadar 28 bin Alman geldi. Antalya'ya gelen Alman sayısı 1.8 milyon. 28 bin rakamı, aslında Antalya'da bir otele yılda gönderdiğimiz sayıdır. Bu rakamlar Bodrum için çok az.

"Uçak şirketlerine garanti vermeseydik kimse uçmazdı"

Yaşanan krizlerde uçak şirketlerinin Bodrum'a olan uçuşlarını iptal etmemesi için koltukların yüzde 50'sini garanti altına aldık. Bu riske girmeseydik birçok şirket Bodrum'a uçmazdı. Bunu, Bodrum'u uzun vadeli düşündüğümüz için yaptık.

"Bodrum'a 100 bin turist getireceğiz"

24 Mart'tan 25 Kasım'a kadar bir uçağı sadece Bodrum'a bağlıyoruz. 9 aylık turizm sezonu, Bodrum tarihinde bugüne kadar görülmemiştir. Bu uçak, günde iki, yüksek sezonda ise üç sefer yapacak. Bunun toplam kapasitesi de yıllık 100 bindir.

"Teşviklerin açıklanması yine gecikti"

Kültür ve Turizm Bakanlığı'nın teşvikleri açıklamakta geciktiğini ileri süren Hicabi Ayhan, bu konuda da şöyle konuştu: "2018'in uçak planlamaları yapıldı. Ocak ayında da son rötuşlar yapılır ve biter. Hala 2018 yılı destek açıklaması belli olmadı. Umutsuzluğu ve bilinmezliği hiçbir uçak şirketi kabul etmez. Planlama için ihtiyacınız olan tüm bilgilere erkenden sahip olmak, herkes için avantajdır ve bu size pozitif olarak geri döner. Teşviklerin en geç eylül - ekim ayında açıklanması gerekirdi. Kataloglar basıldı ve ocak ayında gelecek yolcular için destek var mı yok mu hala bilemiyoruz."

Yorumlar
İlk yorum yapan siz olun.
 
  Yorum için en fazla 1000 karakter girişi yapılabilir!
captcha