Malumuz üzere Türkiye genelinde ertelenen Ticaret ve Sanayi Odaları seçimleri bu ay içinde yapılıyor. Ekonomisi turizm üzerinden dönen şehirler başta olmak üzere tüm şehirlerdeki turizm yapan meslektaşlarımızın bağlı bulunduğu ticaret ve sanayi odalarındaki seçimlere katılarak söz sahibi olmaları gerektiğini düşünüyorum.
Ekmeğini turizmden kazanan ve asıl mesleği otelcilik, acentecilik ve diğer rezervasyon hizmetleri olan ve benim de söyleyecek sözüm var diyen her bir meslektaşımızın kendi mesleğiyle ilgili kararları kendileri vermelidir.
Turizm sektörü artık hak ettiği değeri görmeli!
Turizm sektörü yarattığı pozitif etkilerle sadece turizmle uğraşanlara fayda sağlamakla kalmamış, inşaatçısından imalatçısına, tarımından sanayicisine hepimizin ortak paydası olmuştur. Ancak, böylesine verimli bir sektörü sorunlarından arındırıp daha ileriye taşımak için işin erbabına danışmak en doğru çözüm olacaktır. Nasıl imalat sektörü ile ilgili kararları turizmcilerin vermemesi gerekiyorsa diğer sektör temsilcilerinin de turizmle ilgili konuları turizmciye bırakması gerekiyor. Yani turizmi ilgilendiren konular işin uzmanına bırakılmalıdır.
Turizm, çok verimli bir sektör olmasının yanında birikmiş yığınla sorunlara da sahiptir. Bu sorunlarla bugüne kadar baş edenler hep turizmciler olurken, çözüm üretmesi gereken kurumlarda maalesef etkin rol alamamıştır. Sorunlar ancak turizmciler tarafından ele alınırsa en doğru ve kalıcı çözümler ortaya çıkacakken turizmle ilgisi olmayanlar tarafından konuşulmuş, tartışılmış ve karara bağlanmıştır. Durum böyle olunca sektör tarafında kabul görmeyen ucube kararlar ortaya çıkmış ve sorunlar asla çözülememiştir. Bu biraz biz turizmcilerin hatasından, biraz da ülkemizde oluşan yönetim kültürünün getirdiği dayatmalardan kaynaklanmıştır.
Tam da bu nedenle, asıl işi turizm olanların bağlı bulundukları ticaret ve sanayi odalarında söz sahibi olmaları gerekiyor. Turizmciler olarak artık bu gidişe dur demeli ve ticaret ve sanayi odalarından başlayarak yerelden genele doğru turizm sektörüyle ilgili farkındalıklar yaratmalıyız. Böylece kendi mesleğimizle ilgili konularda söz sahibi olmalı ve kaderimizi sektörden olmayanların eline bırakmamalıyız. Seyahat acentelerinin TÜRSAB’da başlattıkları değişimi yaşadığımız şehirlerdeki en önemli kurum olan ticaret ve sanayi odalarındaki turizmle ilgili meslek komitelerinde de başlatmalıyız.
Bütün bunları yazıp, çizip, söylüyoruz. Peki biz ne yaptık?
Hal böyle olunca, düşüncelerimizi söylemden eyleme dönüştürmemiz gerektiğine inanarak üstümüze düşeni yaptık. Yaşadığımız şehir olan Antalya’nın ticaret ve sanayi odasında seyahat acenteleri, tur operatörleri ve diğer rezervasyon hizmetlerinin temsil edildiği 45.Meslek Komitesi'ne “Beyaz Liste” ile aday olduk.
Böylece, Antalya'da turizm yapan, farklı kültürlerden gelen ve farklı siyasi görüşlere sahip kişilerden oluşan beyaz bir liste meslektaşlarımıza Antalya Ticaret ve Sanayi Odası'nda (ATSO) hizmet etmeye talip olduk.
Mesleki tecrübelerimizle alışılmışın dışına çıkarak ATSO meclisinde fark yaratmayı ve meslektaşlarımızın gözü, kulağı ve sesi olmayı hedefliyoruz.
Seçildiğimiz taktirde Antalya’daki turizmin sorunlarını bıkmadan usanmadan ATSO meclisine taşıyarak çözmeye kararlıyız.
Değişim hepimize iyi gelecek!
Not: Yazının sorumluluğu yazarına aittir. www.turizmajansi.com ile bağlantı kurulamaz; doğacak hukuki sonuçlardan site sorumlu değildir.