Uluslararası otel yatırımlarında doğru marka seçimi, artık sadece prestij değil, doğrudan kârlılığı ve sürdürülebilir başarıyı etkileyen stratejik bir karar haline geldi. Turizoom International Hotel Yönetim Kurulu Başkanı Ali Can Aksu, bu kapsamlı değerlendirmesinde, otel yatırımcılarının marka seçerken nelere dikkat etmesi gerektiğini çok yönlü biçimde ele alıyor. Markayla yapılan iş birliğinin bir “ortaklık” boyutu taşıdığını vurgulayan Aksu, özellikle finansal yükümlülükler, yerel uyum ve dijital altyapı gibi kritik başlıklara dikkat çekiyor:
Marka seçimi yatırımın kaderini belirler
Uluslararası markalar; global bilinirlik, rezervasyon kanalları, eğitimli insan kaynağı, operasyonel standartlar ve pazarlama gücü açısından yatırımcıya önemli avantajlar sağlar. Ancak her marka her destinasyon ve her yatırım modeli için uygun değildir. Lokasyonun, pazar dinamiklerinin, hedef müşteri segmentinin ve yatırımcının vizyonunun markayla tam uyum içinde olması gerekir.
Standart paketler her zaman uyum sağlamaz
Bazı uluslararası markalar, standart marka paketlerini her coğrafyaya aynen uygulamaya çalışır. Oysa her destinasyonun sosyo-kültürel yapısı, turistik profili ve müşteri beklentileri farklıdır. Markanın esneklik gösterememesi, uzun vadede yatırımcının gelirlerinde düşüş, misafir memnuniyetinde gerileme ve operasyonel zorluklar doğurabilir. Bu nedenle yatırımcı, markanın konsept esnekliğini ve yerel adaptasyon yeteneğini iyi analiz etmelidir.
Marka anlaşmasının ticari boyutları çok iyi değerlendirilmeli
Uluslararası markalarla yapılan franchise veya yönetim anlaşmalarının sözleşme maddeleri, yatırımcının gelir payından, işletme giderlerine; yenileme yükümlülüklerinden, denetim maliyetlerine kadar çok sayıda finansal ve operasyonel sonucu beraberinde getirir. İyi analiz edilmeyen bir anlaşma, yatırımcının kârlılığını uzun yıllar boyunca ciddi şekilde sınırlandırabilir.
Sürdürülebilirlik ve marka vizyonu uyumlu olmalı
Günümüzde çevresel duyarlılık, karbon ayak izi politikaları ve sosyal sorumluluk uygulamaları, uluslararası markaların da merkez politikası haline geldi. Yatırımcının bu alandaki yaklaşımı, seçilecek markanın vizyonu ile örtüşmelidir. Aksi halde taraflar arasında ciddi vizyon çatışmaları yaşanabilir.
Teknolojik altyapı ve dijital yatırımlar önemli
Birçok uluslararası marka, kendi rezervasyon sistemleri, CRM altyapısı, sadakat programları ve dijital entegrasyonları ile gelirleri yönlendirir. Yatırımcı bu sistemlerin güçlü ve zayıf yönlerini iyi anlamalı, otelin gelir kaynakları üzerindeki etkilerini detaylı değerlendirmelidir.
Sonuç: Marka seçimi stratejik ortaklıktır
Uluslararası marka seçimi, aslında uzun vadeli bir ortaklık kararına benzer. Taraflar arasında sadece ticari değil, vizyoner bir uyum da olmalıdır. İyi analiz edilmemiş bir marka seçimi, yatırımcının kontrolünü kaybetmesine ve finansal performansının düşmesine yol açabilir. Bu nedenle otel yatırımcıları, marka seçim sürecinde uzman danışmanlardan destek almalı ve karar sürecini çok yönlü değerlendirmelidir.