Dünyanın en büyük turizm ve en önemli fuarı olarak bilinen Berlin Uluslararası Turizm Borsası (ITB) fuarı bu sene oldukça dingin bir görüntü sergiledi.
Aslında geçen sene de benzer bir görüntü vardı ama o zaman biraz daha canlıydı.
Bu yıl 59’uncusu düzenlenen ITB Berlin fuarının çok daha iyi zamanlarını görmüştük.
Geçmiş yıllarla kıyasladığımızda bu sene daha az heyecan vardı, hatta heyecan var mıydı çok emin değilim.
Önceki yıllara baktığımızda daha uzun ve daha dinamik fuarlar hatırlıyoruz. Eskiden halkın katılımıyla birlikte beş gün süren fuarlar vardı.
Almanların ilgisini çekmek isteyen turizm işletmeleri fuarı fırsata çevirmek için birbirinden güzel organizasyonlar hazırlarlardı.
Dünyanın çeşitli turizm bölgelerinden gelen turizmcilerin yaptığı şovlar sayesinde ortaya çok renkli fuarlar çıkardı.
Tamamen profesyonellere yönelik olarak üç güne düşürülen fuar, önceki yıllara göre dinamizmini kaybedip yerini dinginliğe bırakmış gözüküyor.
Halkla iç içe olan bir fuardan sadece profesyonellere yönelik bir fuara dönüşün faturası da çıkmaya başladı.
Çok hareketli fuar ortamlarından standart iş ortamına dönüşen ITB Berlin fuarına olan ilgi azalmaya başladı.
Alman halkına yönelik direkt tanıtım, satış ve pazarlama şansını kaybeden birçok turizm ülkesinin fuara katılmaması bazı salonların kapanmasına sebep oldu.
ITB Berlin fuarına katılım sayılarında da dramatik düşüşler yaşanıyor.
Bu seneki fuara katılmayan çok fazla turizm firması oldu. Katılan firmaları temsil edenlerin sayısında da azalma vardı.
Bu yılki fuara katılanların sayısının, yüzde 87’si uluslararası katılımcı olmak üzere 100 bin kişinin üzerinde olduğu açıklandı. Bu sayının geçmiş yıllarla kıyaslandığında oldukça gerilemiş olduğu söylenebilir.
Bu gidişat dünyanın en büyük fuarının geleceğini belirsiz hale getiriyor.
Nereden bakarsanız bakın, ITB artık dönüşü olmayan yola doğru gidiyor bence...
Sanki ununu elemiş, eleğini asmak üzere olan bir insan figürü görüntüsündeydi bu yıl.
Tabii bu dramatik düşüşlerin birtakım nedenleri var.
Bir kere en önemli sorun seyahat özgürlüklerinin kısıtlanmasıydı. Sürekli değişen dünya siyaseti, seyahat özgürlüklerini de kısıtlamaya başladı.
Bu kısıtlamalardan en çok etkilenen ülkelerden biri de Türkiye oldu. Bu sene fuara katılmak isteyen turizm sektöründen birçok meslektaşımız vize engeline takılarak fuara katılamadı.
Hoş sadece ITB değil, Almanya’da gerçekleşen çok farklı meslek grupları için yapılan fuarlarda da benzer vize sorunları yaşanıyor.
Sadece Türkiye değil, diğer bazı ülkelerin katılamadığını da görüyoruz. Özellikle Ortadoğu ülkelerinden katılımın azaldığı gözlerden kaçmıyor. Muhtemelen aynı kaderi onlar da yaşıyor.
Diğer bir konu ise, dünya genelinde artan ekonomik sorunlar. İşletmeler yükselen fuar maliyetlerinde tasarrufa gitmeye başladı. Bu da fuar katılımlarını olumsuz etkiliyor.
Öte yandan dijitalizmin son sürat gelişmesiyle birlikte yeni bir dünyaya doğru yol alıyoruz.
Eski dünya fuarlarının mega starı konumundaki ITB Berlin de dijital dünya ile rekabet etmekte zorlanıyor.
Her geçen yıl irtifa kaybetmeye başlayan ITB Berlin fuarı organizatörlerinin yeni dünyaya ayak uyduracak stratejilerle yeni bir yola çıkması gerekiyor.
Bu büyük fuarın eski şaşalı günlerine dönebilmesinin tek yolu, dijital dünya ile entegre olmayı başarması.
Yapay zekâ ve diğer unsurlarla birlikte çok farklı formatlar geliştirmek ITB için en önemli yol haritası olmalıdır.
Standart fuar ortamından interaktif fuar ortamına dönüşüm için çok hızlı adımlar atılmalıdır.
Geçmiş dönemlerde organize edilen ve nihai tüketici ile etkin bir şekilde iletişim sağlayan şovlarda olduğu gibi, bugünkü dijital etkenlerden yararlanarak müşteri deneyimleri ön plana çıkartılabilir.
Bunu sağlayabilmenin en etkili yöntemi ise, fuara katılan firma temsilcileriyle nihai tüketiciyi bir araya getirecek interaktif projeler üzerinde durmaktır.
Aşırı detaycılığı, olaylara ve gelişmelere gösterdiği reaksiyonlardaki ağırlığı ile bilinen Alman ekolunun bu dönüşümü sağlayıp sağlayamayacağını bilemeyiz.
Gelecek yıl 3-5 Mart 2026 tarihleri arasında 60’ıncı yıldönümünü kutlayacak olan ITB Berlin fuarının nereye doğru evrilmeye başlayacağını hep birlikte göreceğiz.
Not: Yazının sorumluluğu yazarına aittir. www.turizmajansi.com ile bağlantı kurulamaz; doğacak hukuki sonuçlardan site sorumlu değildir.